Beled suresi
Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
- Hayır; bu şehre yemin ederim,
(Beled suresi, 1)
- Ki sen, bu şehirde oturmakta iken,
(Beled suresi, 2)
- Babaya ve doğan-çocuğa da.
(Beled suresi, 3)
- Andolsun, biz insanı bir zorluk içinde yarattık.
(Beled suresi, 4)
- O, hiç kimsenin kendisine asla güç yetiremeyeceğini mi sanıyor?
(Beled suresi, 5)
- O: "Yığınla mal tüketip-yok ettim" diyor.
(Beled suresi, 6)
- Kendisini hiç kimsenin görmediğini mi sanıyor?
(Beled suresi, 7)
- Biz ona iki göz vermedik mi?
(Beled suresi, 8)
- Bir dil ve iki dudak?
(Beled suresi, 9)
- Biz ona 'iki yol-iki amaç' gösterdik.
(Beled suresi, 10)
- Ancak o, sarp yokuşa göğüs germedi.
(Beled suresi, 11)
- Sarp yokuşun ne olduğunu sana öğreten nedir?
(Beled suresi, 12)
- Bir boynu çözmek (bir köleye özgürlük vermek)tir;
(Beled suresi, 13)
- Ya da açlık gününde doyurmaktır,
(Beled suresi, 14)
- Yakın olan bir yetimi,
(Beled suresi, 15)
- Veya sürünen bir yoksulu.
(Beled suresi, 16)
- Sonra iman edenlerden, sabrı birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak.
(Beled suresi, 17)
- İşte bunlar, sağ yanın adamlarıdır (Ashab-ı Meymene).
(Beled suresi, 18)
- Ayetlerimizi inkar edenler ise, sol yanın adamlarıdır (Ashab-ı Meş'eme).
(Beled suresi, 19)
- "Kapıları kilitlenmiş" bir ateş onların üzerinedir.
(Beled suresi, 20)