AyetBul.com - Kamer Suresi
 
    
    
    
    
    Kamer Suresi
 
    Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım. Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla.
    - 
                
                    Saat (kıyamet vakti) yakınlaştı ve ay yarıldı. 
                    (Kamer Suresi, 1)
                    📋
                
              
- 
                
                    Onlar bir ayet (mucize) görseler, sırt çevirirler ve: "(Bu,) Süregelen bir büyüdür" derler. 
                    (Kamer Suresi, 2)
                    📋
                
              
- 
                
                    Yalanladılar ve kendi heva (istek ve tutku)larına uydular; oysa her iş 'sonunda kendi amacına varıp karar kılacaktır.' 
                    (Kamer Suresi, 3)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun, onlara (kendilerini şirkten ve bozulmalardan) caydırıp vazgeçirtecek nice haberler geldi. 
                    (Kamer Suresi, 4)
                    📋
                
              
- 
                
                    (Ki her biri) Doruğunda-olgunlaşmış hikmettir. Fakat uyarmalar bir yarar sağlamıyor. 
                    (Kamer Suresi, 5)
                    📋
                
              
- 
                
                    Öyleyse sen onlardan yüz çevir. O çağırıcının 'ne tanınmış, ne görülmüş' bir şeye çağıracağı gün... 
                    (Kamer Suresi, 6)
                    📋
                
              
- 
                
                    Gözleri 'zillet ve dehşetten düşmüş olarak', sanki 'yayılan' çekirgeler gibi kabirlerinden çıkarlar. 
                    (Kamer Suresi, 7)
                    📋
                
              
- 
                
                    Boyunlarını çağırana doğru uzatmış olarak koşarlarken, kafirler derler ki: "Bu, zorlu bir gün." 
                    (Kamer Suresi, 8)
                    📋
                
              
- 
                
                    Kendilerinden önce Nuh kavmi de yalanlamıştı; böylece kulumuz (Nuh)u yalanladılar ve: "Delidir" dediler. O 'baskı altına alınıp engellenmişti.' 
                    (Kamer Suresi, 9)
                    📋
                
              
- 
                
                    Sonunda Rabbine dua etti: "Gerçekten ben, yenik düşmüş durumdayım. Artık Sen (bu kafir toplumdan) intikam al." 
                    (Kamer Suresi, 10)
                    📋
                
              
- 
                
                    Biz de 'bardaktan boşanırcasına akan' bir su ile göğün kapılarını açtık. 
                    (Kamer Suresi, 11)
                    📋
                
              
- 
                
                    Yeri de 'coşkun kaynaklar' halinde fışkırttık. Derken su, takdir edilmiş bir işe karşı (hükmümüzü gerçekleştirmek üzere) birleşti. 
                    (Kamer Suresi, 12)
                    📋
                
              
- 
                
                    Ve onu da tahtalar ve çiviler(le inşa edilmiş gemi) üzerinde taşıdık; 
                    (Kamer Suresi, 13)
                    📋
                
              
- 
                
                    Gözlerimiz önünde akıp-gitmekteydi. (Kendisi ve getirdikleri) İnkâr edilmiş-nankörlük edilmiş olan (Nuh)a bir mükafaat olmak üzere. 
                    (Kamer Suresi, 14)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun, Biz bunu bir ayet olarak bıraktık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 15)
                    📋
                
              
- 
                
                    Şu halde Benim azabım ve uyarıp-korkutmam nasılmış? 
                    (Kamer Suresi, 16)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 17)
                    📋
                
              
- 
                
                    Ad (kavmi) de yalanladı. Şu halde Benim azabım ve uyarmam nasılmış? 
                    (Kamer Suresi, 18)
                    📋
                
              
- 
                
                    Biz, o uğursuz (felaket yüklü ve) sürekli bir günde üzerlerine 'kulakları patlatan bir kasırga' gönderdik. 
                    (Kamer Suresi, 19)
                    📋
                
              
- 
                
                    İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp-kopmuş hurma kütükleriymiş gibi. 
                    (Kamer Suresi, 20)
                    📋
                
              
- 
                
                    Şu halde Benim azabım ve uyarmam nasılmış? 
                    (Kamer Suresi, 21)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 22)
                    📋
                
              
- 
                
                    Semud (kavmi) de uyarıları yalanladı. 
                    (Kamer Suresi, 23)
                    📋
                
              
- 
                
                    Dediler ki: "Bizden biri olan bir beşere mi uyacağız? Bu durumda gerçekten biz bir sapıklık (delalet) ve çılgınlık içinde kalmış oluruz." 
                    (Kamer Suresi, 24)
                    📋
                
              
- 
                
                    "Zikr (vahy) içimizden ona mı bırakıldı? Hayır, o çok yalan söyleyen, kendini beğenmiş bir şımarıktır." 
                    (Kamer Suresi, 25)
                    📋
                
              
- 
                
                    Onlar yarın, kimin çok yalan söyleyen, kendini beğenmiş bir şımarık olduğunu bilip-öğreneceklerdir. 
                    (Kamer Suresi, 26)
                    📋
                
              
- 
                
                    Gerçek şu ki Biz, bir fitne (imtihan ve deneme konusu) olarak o dişi deveyi kendilerine göndereniz. Şu halde sen onları gözleyip-bekle ve sabret. 
                    (Kamer Suresi, 27)
                    📋
                
              
- 
                
                    "Ve onlara, suyun aralarında kesin olarak pay edildiğini haber ver. Su alış sırası (kiminse, o) hazır bulunsun." 
                    (Kamer Suresi, 28)
                    📋
                
              
- 
                
                    Derken arkadaşlarını çağırdılar, o da bıçağını kapıp 'hayvanı ayağından biçip yere devirdi.' 
                    (Kamer Suresi, 29)
                    📋
                
              
- 
                
                    Şu halde Benim azabım ve uyarmam nasılmış? 
                    (Kamer Suresi, 30)
                    📋
                
              
- 
                
                    Çünkü Biz onların üzerine bir tek çığlık gönderdik. Böylece onlar, ağıldaki çalı-çırpı olan kuru ot gibi oluverdiler. 
                    (Kamer Suresi, 31)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 32)
                    📋
                
              
- 
                
                    Lut kavmi de uyarıları yalanladı. 
                    (Kamer Suresi, 33)
                    📋
                
              
- 
                
                    Biz de onların üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Yalnız Lut ailesini (bu azabtan ayrı tuttuk;) onları seher vakti kurtardık; 
                    (Kamer Suresi, 34)
                    📋
                
              
- 
                
                    Tarafımızdan bir nimet olarak. İşte Biz,  şükredenleri böyle ödüllendiririz. 
                    (Kamer Suresi, 35)
                    📋
                
              
- 
                
                    Oysa andolsun, zorlu yakalamamıza karşı onları uyarmıştı. Fakat onlar, bu uyarıları kuşkuyla karşılayıp-yalanlamakta direttiler. 
                    (Kamer Suresi, 36)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı yaptılar. Biz de onların gözlerini silip kör ettik. "İşte azabımı ve uyarmamı tadın." 
                    (Kamer Suresi, 37)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun onları bir sabah vakti erkenden, üzerlerinde kararını kılmış bir azab yakalayıp-bastırıverdi. 
                    (Kamer Suresi, 38)
                    📋
                
              
- 
                
                    Şimdi azabımı ve uyarmamı tadın. 
                    (Kamer Suresi, 39)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 40)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Firavun ailesi (ve çevresi ile kavmi)ne de uyarılar geldi. 
                    (Kamer Suresi, 41)
                    📋
                
              
- 
                
                    Onlar Bizim ayetlerimizin tümünü yalanladılar. Biz de onları üstün ve güçlü, kudretli olanın yakalayışıyla yakalayıverdik. 
                    (Kamer Suresi, 42)
                    📋
                
              
- 
                
                    Sizin kafirleriniz onlardan daha hayırlı mıdır? Yoksa sizin için Kitaplarda bir beraat mi var? 
                    (Kamer Suresi, 43)
                    📋
                
              
- 
                
                    "Biz, 'birbiriyle yardımlaşıp öcünü alan' bir toplumuz" mu diyorlar? 
                    (Kamer Suresi, 44)
                    📋
                
              
- 
                
                    Yakında o toplum bozguna uğratılacak ve arkalarını dönüp kaçacaklardır. 
                    (Kamer Suresi, 45)
                    📋
                
              
- 
                
                    Daha doğrusu onlara va'dedilen (asıl azab) (kıyamet) saatidir. O saat, 'kurtuluş olmayan daha korkunç bir bela' ve daha acıdır. 
                    (Kamer Suresi, 46)
                    📋
                
              
- 
                
                    Hiç şüphesiz suçlular-günahkarlar, bir sapmışlık (dalâlet) ve çılgınlık içindedirler. 
                    (Kamer Suresi, 47)
                    📋
                
              
- 
                
                    Ateşin içinde yüzükoyun sürüklenecekleri gün Cehennemin dokunuşunu tadın" (denecek) 
                    (Kamer Suresi, 48)
                    📋
                
              
- 
                
                    Hiç şüphesiz, biz her şeyi kader ile yarattık. 
                    (Kamer Suresi, 49)
                    📋
                
              
- 
                
                    Bizim emrimiz, bir göz kırpma gibi yalnızca 'bir keredir.' 
                    (Kamer Suresi, 50)
                    📋
                
              
- 
                
                    Andolsun Biz sizin benzerlerinizi yıkıma uğrattık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı? 
                    (Kamer Suresi, 51)
                    📋
                
              
- 
                
                    Onların işlemiş oldukları her şey kitaplarda (yazılı)dır. 
                    (Kamer Suresi, 52)
                    📋
                
              
- 
                
                    Küçük, büyük her şey satır satır (yazılı)dır. 
                    (Kamer Suresi, 53)
                    📋
                
              
- 
                
                    Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nehir (çevresin)dedirler. 
                    (Kamer Suresi, 54)
                    📋
                
              
- 
                
                    Çok kudretli, mülkünün sonu olmayan (Allah)ın yanında doğruluk makamındadırlar. 
                    (Kamer Suresi, 55)
                    📋
                
              
    